TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu İş dünyamızı, kamu idaremizle bir araya getiren, en büyük platform haline gelen TOBB Türkiye Ekonomi Şuralarını, 2003 yılında hükümetimizle birlikte başlattık.
Böylece bir ilki de gerçekleştirdik.

İş dünyamızı, kamu idaremizle bir araya getiren, en büyük platform haline gelen TOBB Türkiye Ekonomi Şuralarını, 2003 yılında hükümetimizle birlikte başlattık.
Böylece bir ilki de gerçekleştirdik.
Pandemi dönemi hariç, her sene düzenleyerek geleneksel hale getirdik.
Ülkemizde kamu ile özel sektör arasında istişare kültürünün güçlenmesine katkı verdik.
Bunu mümkün kılan, iş dünyamızın hep yanında duran ve destek veren başta sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a ve sizlere şükranlarımızı arz ediyoruz.
Ekonomide zor bir süreçten geçiyoruz.
Dünyada ticaret savaşları ve korumacılık yayılıyor.
Küresel büyüme ve ticaret yavaşlıyor.
Ülkemiz ekonomisi de tüm bunlardan olumsuz etkileniyor.

Ama enseyi karartmıyor, mücadeleden vazgeçmiyoruz.
Bugünkü gibi, devletimizi hep yanımızda görmeyi arzu ediyoruz.
Hep birlikte ekonomiyi daha sağlam temel üzerinde, istikrarla büyütmeye devam edeceğimize inanıyoruz.
İşte Oda-Borsa ve Sektör Meclisleri Başkanlarımız bu vizyonla hareket ettiler.
81 İl’de reel sektörde ve piyasada yaşanan başlıca sorunları topladılar.
Çözüm önerileri hazırladılar.
Birazdan sahadaki durumu anlatacaklar.
Sözü onlara bırakmadan önce, önemli gördüğüm bir kaç konuyu kısaca paylaşmak istiyorum.
Anadolu’yu sürekli dolaşıyor, firma ve sektörleri devamlı dinliyorum.
Gördüğüm en büyük sıkıntı krediye erişim.
Hem kredi büyümesine getirilen kısıtlamalar ve hem de yüksek faiz oranları, özellikle KOBİ’lerimizin ayağına pranga oluyor.
Piyasada ödemeler aksıyor, alışveriş azalıyor, neticede ekonominin büyümesi yavaşlıyor.
Bu sıkıntıları aşmak üzere, KOBİ’lere pozitif ayrımcılık yapmalıyız.
Onları, aylık kredi büyüme sınırı dışına almalıyız
Ticari kredi kartlarını da, bu sınırlama harici tutmalıyız.
Mevcut kredi limitlerinin, reel olarak daralmasının önüne geçmeliyiz.
Böylelikle piyasaya bir rahatlama getirebiliriz.
Bu işletmeler sayı olarak çok olsa da, toplam kredi hacmindeki payları küçüktür.
Dolayısıyla uygulanacak böyle bir pozitif yaklaşım, makro dengeleri de bozmayacaktır.
Dün sayın Cumhurbaşkanımız, krediye erişime yönelik önemli bir açıklama yaptı.
Kredi Garanti Fonu’nun kullanımıyla ilgili, yeni bir hazırlık yapılması talimatını verdi.
Geçtiğimiz hafta bu salonda yaptığımız toplantıda, bu konuyu iletmiştik.
Allah razı olsun, yakından ilgilendi ve harekete geçilmesini sağladı.
Bugün sabah da Hazine ve Maliye Bakanımız, imalatçı KOBİ’lere yönelik 30 milyar TL’lik bir kredi paketinin devreye alınacağını açıkladı.
İhracat için de destekleri artırmak zorundayız.
Zira daha önce yaşamadığımız, yeni bir küresel ortamla karşı karşıyayız.

ABD gümrük tarifelerini artırdı.
En yüksek artışları da başta Çin olmak üzere pek çok Uzakdoğu ülkesine uyguladı.
Peki Çin, Amerika’ya eskisi kadar satamayacağı için elinde kalan malları başka pazarlara gönderirse ne olur?
Amerika dışı pazarlarda, Çin rekabeti eskisinden daha da şiddetli hale gelir.
Esasında bunun küçük bir örneği, geçmişte yaşandı.
2020 başlarında, Çin’de emlak balonu patlayıp, inşaat furyası birden bitince, bakın ne oldu.
Çin, elindeki inşaat makinelerini başka ülkelere satmaya başladı.

Küresel makine ihracatından aldığı pay 2005’te yüzde 3’lerdeydi.
2023’te yüzde 21’e yükseldi.
Dolayısıyla, artık dünde kalan bazı küresel düzenlemelerle kendimizi kısıtlamayalım.
İhracata muhakkak yeni ve proaktif destekler getirelim.
İhracat reeskont kredilerinde çok ciddi artışlar sağladınız.

Bunun için sizlere müteşekkiriz.
TL’deki reel değer artışını telafi için buna devam edelim.
Reeskont kredi hacmini 3 aylık ihracat düzeyine, yani 65 milyar dolar seviyesine çıkaralım.
Ve emek yoğun sektörlere öncelik verelim.
Zira, artan girdi maliyetlerinden dolayı, rekabet gücünü ve ihracat pazarlarını kaybetme tehlikesi yaşıyorlar.
Başta tekstil ve hazır giyim olmak üzere, emek yoğun sektörlere ek destekler verilmeli.
Pandemi döneminde olduğu gibi, kısa çalışma ödeneği devreye alınıp, aktif şekilde kullanılmalı.
Esasında her bir sektöre ait pek çok mesele bulunuyor.
Sizlerin bugüne kadar sergilediğiniz icracı anlayışınızla, bunlara da çözüm getireceğinize inanıyoruz.
Bölgelerinin kanaat önderleri olan Oda-Borsa ve Sektör Meclisi Başkanlarım, piyasalarda ve sektörlerde yaşanan sorunları topladılar.
Çözüm önerileriyle şimdi sizlere bunları aktaracaklar.
Ayrıca tüm konuları bakanlıklar bazında da tasnif ettik.
Şura sonrası bunları da sizlere göndereceğiz.