Pandemi sosyal, kültürel ve ekonomik hayatı etkilediği gibi aile yaşamını da derinden sarstı. Aylarca aynı evin içinde oturan insanların belki önceden beyinlerinin arkalarına attıkları bazı sorunları gündeme geldi. Dünya genelinde pandeminin yol açtığı başka bir sosyal sorun ise evlatlık alımları.
Bir çocuk sahibi olmak isteyen ebeveynler bu dönemde bu isteklerini ertelemek durumunda kaldı. ABD’de her yıl doğan 4 milyon çocuğun ortalama 18 bini evlatlık olarak alınıyordu. Ülkede çocuk evlat edinmek 70’li yıllarda yalnız yaşayan kadınlar tarafından yaygın olarak yapılıyordu.
ABD’de Protestan kilisesine ait bir çocuk evlat edindirme kurumu 2010 yılında yılda 700 çocuğa ebeveyn bulduklarını ama geçen sene rakamın 300’de kaldığını söyledi. Pandemiden önce de evlat edinme sayılarında bir azalma vardı. 2004 yılında 23 bin çocuk yurt dışından ABD topraklarına evlatlık olarak gelirken 2019 yılında bu rakam 3 bine indi.
Ülkede şu an 100 bin çocuk evlatlık edinmek için yetiştirme yurtlarında bekliyor. Evlatlık vermenin tarihi incelendiğinde zorunluluklar ortaya çıkıyor. Büyük ekonomik krizler, sel ve deprem gibi doğal afetler sonrasında genç anneler çocuklarına artık bakamadıkları için daha iyi durumdaki ailelerin kapısını çalmaya başlamış.
70’LERDE ZİRVE YAPTI
İkinci Dünya Savaşı’nı izleyen ilk 10 yılda evlatlık verilecek çocuk sayısında ciddi artış görülürken, pek çok genç anne çocukları ile birlikte varlıklı ailelerin yanına sığınmış. ABD’de evlatlık alımları ile ilgili resmi kayıtlara göre; 1951 yılında 34 bin, 1970 yılında 89 bin, 2014 yılında ise 69 bin çocuğun evlatlık olarak alındığı biliniyor.
ABD’de 70’li yıllarda pek çok orta sınıf kadın doğum yapmadan çocuk sahibi olmak istiyordu. 1970-1973 arasında beyaz, bekar kadınların yaklaşık yüzde 20’si bir çocuk evlat edinmek için girişimlerde bulundu, 1988’e gelindiğinde bu oran yüzde 3’e indi. 50’li yıllarda Kore Savaşı sırasında yetim kalan çocukları evlat edinmek ABD’de sosyal bir olgu olarak ortaya çıkmıştı.
ÇİN KAPILARINI AÇTI
Resmi kayıtlara göre; 1953-1991 yılları arasında Güney Kore ve Romanya arasında 100 binden fazla çocuk ABD’liler tarafından denizaşırı ülkelerden evlat edinildi.
Çin 1992 yılında, ülkedeki tek çocuk politikası sonucunda yetimhanelerinin kapılarını ABD’lilere açtı ve binlerce Çinli çocuk Amerikalı aileler tarafından evlat edinilmeye başlandı.
Doğal yollardan çocuk sahibi olmak istemeyen genç kadınlar da kilisenin telkinleri ile karşılaşıyor. Bazı Hristiyan örgütler evlat edinmenin doğasına ilişkin olarak kadınların fikrini değiştirici bilgiler veriyorlar.
Ailelerin evlatlık çocuk alması işlemlerini yürüten Kris Faasee, “Eskiden evlat edinmenin bir çocuğun başına gelebilecek en iyi şey olduğuna dönük bir inanç vardı” değerlendirmesinde bulunuyor.
ABD’li ailelerin evlat edinmek için sıklıkla tercih ettikleri, Rusya, Guetemala, Ethiopya gibi ülkeler son yıllarda rüşvet veya diplomatik ilişkilerin gerilmesi gibi sonuçlarla yetimhanelerini ABD’ye kapattılar. Bu sebepten ötürü şu an pek çok ebeveyn yurt dışından evlat edinmeyi düşünmüyor.
ABD’de doğurganlık oranları tarihin en düşük seviyelerinde. Tek başına yaşayan kadınların oranı geçmişe oranla çok daha yüksek olmasına rağmen evlat edinmekten ziyade kendi çocuklarını doğurmayı tercih ediyorlar.
Haberglobal.com.tr’nin Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’ndan aldığı bilgilere göre; 2019 yılında Türkiye’de koruyucu aile bünyesindeki çocuk sayısı 7 bin 259 iken, 2020 yılında bu rakam 7 bin 864 olarak kayıtlara geçti. Salgının başlangıç yılı olan 2020’de 605 ailenin daha evlat edinmesi dikkat çekti.
Kaynaklar: The Atlantic, Haberglobal.com.tr
