TOBB Hizmet Şeref Belgesi Töreni Ankara’da Yapıldı.

TOBB BAŞKANI M. RİFAT HİSARCIKLIOĞLU
HİZMET ŞEREF BELGELERİ TAKDİM TÖRENİ ‘NDE Şöyle Konuştu.

Sayın Cumhurbaşkanım, Sayın Genel Kurul Divanı,
Camiamızın çok kıymetli mensupları,

  1. Genel Kurulumuzun ilk gününde, Türk iş dünyasının merkezine hoş geldiniz, şeref verdiniz.
    Malumlarınız, büyüklerimizin güzel bir sözü var;
    marifet, iltifata tabidir.
    İşte bizler de bugün burada, camiamıza en uzun süre hizmet etmiş mensuplarımıza, fazlasıyla hak ettikleri, Hizmet Şeref Belgelerini takdim etmek üzere bir araya geldik.
    Ne mutlu bizlere ki, camiamızda hep böyle değerli insanları tanıdık ve birlikte çalıştık.
    Onların emekleri ve gayretleriyle, Odalar ve Borsalar, reel sektörün hizmet merkezleri haline geldi.
    Dünyanın örnek aldığı bir yapıya dönüştü.
    Tüm bunları, el birliği, gönül birliği, akıl birliğiyle başardık.
    Allah, ülkemiz için emek veren, alın ve akıl teri döken, herkesin başarılarını daim kılsın.
    Sayın Cumhurbaşkanım,
    Siz de, iş hayatından geldiniz.
    Üretimin ve ticaretin zorluklarına vakıfsınız.
    Reel sektörü bilen biri olarak da, hep bu camianın yanında yer aldınız.
    Genel Kurullarımızda ve Ekonomi Şuralarında, saatler boyunca, sorunlarımızı dinlediniz.
    Pek çok faaliyetimize katılıp, Türk iş âlemine desteğinizi gösterdiniz.
    Sizin liderliğinizde, iş ve yatırım ortamını kolaylaştıran, üzerimizdeki yükleri azaltan, pek çok düzenleme hayata geçti.
    Tarihi bir başarı elde ettiğimiz, Türkiye’nin Otomobili hayalimiz; yine sizin vizyonunuz ve himayenizde gerçeğe dönüştü.
    2017’de TOBB Genel Kurulu’nda bize verdiğiniz görevi yerine getirmenin haklı gururunu yaşıyoruz.
    Bizlere güveniniz ve ilk günden itibaren desteğiniz için, şahsım ve camiam adına, size en içten şükranlarımızı arz ediyorum.
    Sayın Cumhurbaşkanımıza özel bir teşekkürümüz de Gazze için.
    Türkiye’yi, Gazze’ye sağlanan insani yardımlarda, dünyada birinci ülke yaptınız.
    Filistin’in yanında dirayetli şekilde durdunuz.
    Ümit ediyoruz ki, bir an önce kalıcı ateşkes sağlansın, bu insanlık dramı dursun.
    Sayın Cumhurbaşkanım,
    Çözüm odaklı yaklaşımınız, iş dünyamıza büyük moral veriyor.
    Sağ olsunlar, bakanlarımızdan da hep destek gördük.

Oda ve Borsa Başkanlarımla birlikte, reel sektörün sıkıntılarını ve çözüm önerilerini, Sizinle ve bakanlarımızla devamlı istişare ettik.
İş dünyamızın yüzlerce talep ve beklentisini ilettik.
Bunların pek çoğundan da olumlu sonuçlar aldık.
Bugün aramızda bulunan kıymetli bakanlarımız, iş ortamını kolaylaştıran, rekabet gücümüzü artıran, böylelikle büyümeye ivme kazandıran, adımlar attılar.
Camiamızın da bakanı olan Ticaret Bakanımız sayın Ömer Bolat’a ve tüm değerli Bakanlarımıza, Türk iş dünyası adına teşekkürlerimizi sunuyoruz.
Sayın Cumhurbaşkanım,
Önümüzdeki 4 senelik seçimsiz dönem, yapısal reformların hayata geçirilmesi açısından, ciddi bir fırsattır.
Sizin liderliğinizde ekonomide başlatılan yeni politikalar, bu yönde atılmış doğru adımlardır ve destekliyoruz.
Özellikle de, ülkemizi yüksek enflasyon belasından kurtarma hedefinizi çok önemli görüyoruz.
Zira, enflasyon yükselince, rekabet gücümüz düşüyor, maliyetleri yönetemiyoruz, bütçe yapamıyoruz.
İki gün önce açıklanan kamuda tasarruf paketini de, bu kapsamda olumlu karşılıyoruz.
Elbette şunun da farkındayız.
Önümüzdeki süreç kolay olmayacak, zorluklar yaşayacağız.
Ama bu tekerleği, bu tümsekte bırakmayacağız.
Allah’ın izniyle, menzil-i maksuda, yani daha güçlü ve daha rekabetçi ekonomi olma hedefimize mutlaka ulaşacağız.


Sayın Cumhurbaşkanım,
Müsaadenizle, sahadan bize en çok yansıyan sıkıntı ve talepleri de kısaca paylaşmak istiyorum.
Finansmana erişimde giderek büyüyen bir sıkıntı var.
Kobilere pozitif ayrımcılık yapılabilir ve onları kredi sınırlamaları dışında tutarak, piyasada bir rahatlama getirebiliriz.
Ticaret-Sanayi Odalarına üye, küçük işletmelere yönelik de, yeni bir kredi destek sistemi kurabiliriz.
Ticari kredi kartlarındaki taksit kısıtlarını kaldırabiliriz.
İkinci konuya gelince; maalesef dünyadaki en katı istihdam piyasası mevzuatı bizde.
Böylelikle istihdamı adeta cezalandırıyoruz.
Firmaların daha fazla kişiye iş verebilmesinin önünü tıkıyoruz.
AB ve ILO kriterlerini baz alan, bir işgücü reformuyla, bu olumsuz durumu da düzeltebiliriz.
Bir diğer önem verdiğimiz konu; sanayimizi büyütmek ve deprem riskine karşı korumaya almak.
OSB’ler başta olmak üzere sanayiye büyüme alanı için yer bulamıyoruz.
Bu da arsa fiyatlarını yükseltiyor.
Sanayi yatırımlarını maliyetli hale getiriyor, zorlaştırıyor.
Rakibimiz olan pek çok ülkenin toplam yüzölçümü içinde sanayiye ayrılan yer yüzde 3 civarında.
Bizdeyse yüzde 1’in çok altında.
Çorak, yamaç, tarıma uygun olmayan alanlardan sanayi için genişleme sahaları üretilmesini bekliyoruz.
Deprem riskine karşı da Orta Anadolu-Doğu Akdeniz hattında yeni bir sanayi havzası kurmalıyız.
Böylece hem Marmara’nın kentsel dönüşümünü hızlandırabilir, hem de Marmara’da yüksek teknolojili yeni yatırımlar için alan açabiliriz.
Bunun, Türkiye’yi geleceğe taşıyacak tarihi bir adım olacağına inanıyoruz.
Bu dev projede; altyapının hazırlanması, lojistik bağlantıların sağlanması, sanayinin taşınmasını içeren, uzun vadeli bir kaynağa ve kapsamlı bir planlamaya ihtiyaç var.
Bunları da ancak sizin himayenizde hayata geçirebileceğimizi, güçlü bir kanuni çerçeveyle yapabileceğimizi düşünüyoruz.
Son olarak, Türkiye-Avrupa Birliği ilişkilerinin, pozitif gündem maddelerinde sağlanacak ilerlemeyle canlandırılması da, ülkemizin yararına olacaktır.
Gümrük Birliği’nin güncellenmesi, yeşil ve dijital dönüşüm, en somut pozitif gündem alanlarımız.
Ayrıca, giderek büyüyen vize ve geçiş kotaları meseleleri de, çözüme kavuşturulmalı.
Esasında gündemimizde her bir sektöre ait başka meseleler de bulunuyor.
İcracı anlayışınızla bunlara da çözüm getireceğinize inanıyoruz.
Bunun için de, uygun göreceğiniz bir tarihte, Oda-Borsa ve Sektör Meclisi Başkanlarımızla birlikte, tüm bunları paylaşabileceğimiz, sizin başkanlığınızda bir Ekonomi Şurasının düzenlemesini takdirlerinize arz ederiz.
Sayın Cumhurbaşkanım,
Ülkemizi yurtdışında da en üst düzeyde temsil ediyoruz.
Bayrağımızı, uluslararası ve bölgesel iş dünyası kuruluşlarında dalgalandırıyoruz.
Milletlerarası Ticaret Odası’nda, Avrupa Odalar Birliği’nde, İslam Ticaret Odası’nda, Asya-Pasifik Odaları Konfederasyonu’ndan, Türk dünyasını bir araya getiren Türk TSO’ya kadar, küresel platformların tamamının yönetimlerine girdik.
Sizinle birlikte, ülkemizin dünyada artan prestijinin verdiği özgüvenle, geçen sene bir önemli adım daha attık.
150 ülkenin Odalarını bir araya getiren “Dünya Odalar Federasyonu” başkanlığına adaya oldum.
Yapılan seçimde, biz, diğer 5 adayın toplamından daha fazla oy aldık.
Ve bu önemli görevi ülkemize kazandırdık.
Bizler buralarda, Türk iş dünyasının sesini duyuruyor, hakkını savunuyoruz.
Ülkemizin ihracatı artsın, Türkiye ihracatta yeni rekorlar kırsın diye durmadan çalışıyoruz.
Ama bir konu var ki, bizleri üzmeye, mağdur etmeye devam ediyor.
Tüm bu mücadelenin liderlerini, vize kuyruklarında bekletiyoruz.
Özel sektörün kanaat önderlerinin dış temaslarını kolaylaştıralım ki, yolumuz açılsın.
Dolayısıyla Oda-Borsa camiamızın da, yeşil pasaportu fazlasıyla hak ettiklerini düşünüyoruz.
Her zaman olduğu gibi, reel sektörün yanında duran sizden, bu konuda da müjdeler geleceğine inanıyoruz.
Ve, bu insanlara da yeşil pasaport verilmesini talep ediyoruz.


Sayın Cumhurbaşkanım,
Bu camianın mensupları, türlü sıkıntılara rağmen, sizin de verdiğiniz büyük destekle, her sene daha çok iş, daha çok aş sağlıyor.
Yatırımı, üretimi, istihdamı, ihracatı, işte bu salonda gördüğünüz insanlar ve temsil ettikleri kitle yapıyor.
Girişimcilerimizle, onların asli temsilcileri olan Odalarımızla, Borsalarımızla, Başkanlarımızla, Meclislerimizle, Genel Sekreterlerimizle,
yani bu salonu dolduran ve bu ülkenin her karışında alın teri olan vefakâr ve cefakâr müteşebbislerimizle iftihar ediyorum.
Allah hepinizden razı olsun. Hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Bunları da sevebilirsiniz

Bir yanıt yazın